SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

EŞRİBE BAHSİ

<< 1985 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

13 - (1985) حدثني زهير بن حرب. حدثنا إسماعيل بن إبراهيم. أخبرنا الحجاج بن أبي عثمان. حدثني يحيى بن أبي كثير؛ أن أبا كثير حدثه عن أبي هريرة، قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم (الخمر من هاتين الشجرتين: النخلة والعنبة).

 

{13}

Bana Züheyr b. Hafb rivayet etti. (Dediki): Bize İsmail b. İbrahim rivayet etti. (Dediki): Bize Haccâc b. Ebî Osman haber verdi. (Dediki): Bana Yahya b. Ebî Kesir rivayet etti. Ona da Ebû Kesir, Ebû Hureyre'den naklen rivayet etmiş. Ebû Hureyre şöyle demiş. ResuluIIah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) :

 

«Şarab şu iki ağaçtandır ; Hurma ve üzüm!» buyurdular.

 

 

14 - (1985) وحدثنا محمد بن عبدالله بن نمير. حدثنا أبي. حدثنا الأوزاعي. حدثنا أبو كثير. قال: سمعت أبا هريرة يقول:

 سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول (الخمر من هاتين الشجرتين: النخلة والعنبة)

 

{14}

Bize Muhammed b. Abdullah b. Numeyr de rivayet etti. (Dediki): Bize babam rivayet etti. (Dediki): Bize Evzâî rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Kesir rivayet etti. (Dediki): Ebû Hureyre'yi şunu söylerken işittim:

 

Ben Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i:

 

«Şarab şu iki ağaçtandır,  Hurma ve üzüm!» buyururken işittim.

 

 

(1985)15-  وحدثنا زهير بن حرب وأبو كريب. قالا: حدثنا وكيع عن الأوزاعي وعكرمة ابن عمار وعقبة بن التوأم، عن أبي كثير، عن أبي هريرة. قال:

 قال رسول الله صلى الله عليه وسلم: (الخمر من هاتين الشجرتين: الكرمة والنخلة).

وفي رواية أبي كريب: (الكرم والنخل).

 

{15}

Bize Züheyr b. Harb ile Ebû Kureyb de rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Veki', Evzâî ile İkrime b. Ammar ve Ukbe b. Tev'em'den, onlar da Ebû Kesir'den, o da Ebû Hureyre'den naklen rivayet etti. Ebû Hureyre şöyle demiş: Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Şarab şu iki ağaçtandır: Bağ ve hurma!» buyurdular.

 

 

İzah:

Ebû Kureyb'in rivayetinde (Bu iki kelime müennes değil de) şeklinde (müzekker)'dir.

 

Bu hadîsin şerhinde Nevevî şunları söylemiştir: «Bu gösterir ki, kuru hurmadan, renkleşmeye başlamış koruktan, kuru üzümden ve başkalarından yapılan içkilere şarab denilir. Bu içkiler sarhoşluk veriyorsa haramdırlar. Yukarda da geçtiği gibi cumhurun mezhebi budur. Hadîste mısırdan, baldan, arpadan ve daha başka şeylerden yapılan içkinin şarab olduğunu nefiy yoktur. Bu lâfızlarla bu içkilerin hepsinin şarab ve haram olduğunu bildiren sahih hadîsler sabit olmuştur.

 

Bu hadîste üzüme bağ denilmiştir. Sahih rivayette ise bundan nehiy buyurulmuştur. Binâenaleyh bu mânâda kullanılışı içki yasak edilmezden önce olması ihtimali vardır. Bir ihtimal de onu cevazı bildirmek için kullanılmış olmasıdır. Şu halde ondan nehiy buyurması haram kılmak için değil, keraheti tenzihiye içindir. İhtimal bununla muhâtab olmaları ta'rif içindir. Çünkü onların dilinde ekseriyetle kullanılan malûm söz budur.»

 

Buna karşı HanefîIer'den Aynî şöyle demiştir : «Ebû Hanife'nin mezhebi şudur : Üzüm şırası kükreyip şiddetlenir de köpüğünü atarsa şarab olur. Üzümden başkalarından yapılan içki hakikî şarap değildir.» Filhakika Hanefîler'e göre rakı, bira, likör gibi içkilerin haram kılındığı nassı kitapla değil, kıyâs yoluyla anlaşıldığından hükümlerinde de az çok değişiklikler vardır. Meselâ : Şarâbın bir damlası had vurmayı icab ederken rakı ve emsalinin damlası değil, ancak sarhoş edecek miktarı had vurmayı gerektirir. Bunların hepsine birden hamr yâni şarab hükmü vermeye imkân yoktur. Çünkü isimlerde kıyas cereyan etmez. Muhalifleri ise bu içkilere kıyas yoluyla şarab ismini vermişlerdir.